FMF kalıtsal bir hastalıktır . Bu yüzden de Ailevi Akdeniz Ateşi (AAA) olarak bilinir. Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde sıklıkla görülür. Özellikle Türk, Arap, Yahudi ve ermeni ırklarında daha fazla rastlanır. Halk arasında genelde FMF olarak bilinir ve bu term hastalığın Latince kısaltmasıdır ve açılımı Familial Mediterranean Fever dir.
Pyrin geni mutasyonu hastalığın oluşmasından sorumludur. Bu gen otozomal resesif olarak aktarılır (yani X ve Y kromozomları hariç diğer 44 kromozomla aktarılır). Hastalık genetik olarak aktarılır. Hastalık iki genin bir arada olmasıyla oluşur. Bir hastalık geni hastalığa neden olmaz ve “taşıyıcı” olarak bilinir.
FMF hastalığı tekrarlayan ataklar haline kendini gösterir. Atak durumunda aşağıdaki belirtiler görülebilir:
FMF atak = Ateş + Peritonit + Plevrit + Artrit + Dermatit
Bu ataklar 3-4 gün sürebilir ve kendiliğinden spontane olarak geçebilir. Zamanla vücutta amiloid proteini birikir ve Amiloidosis'e neden olur. Özellikle böbreklerde biriken amiloid kronik böbrek yetmezliği, damar çevresinde biriken amiloid vaskülite yol açabilir.
FMF tanısı aşağıdaki kriterlere göre konulabilir:
Erken teşhis hastaların normal yaşamına devam etmesini sağlayabilir. En önemli ilaç Kolşisin'dir. Bu ilaç atakların seyrini hafiflettiği ve amiloidosizu önlediği klinik çalışmalarla kanıtlanmıştır. Ancak Kolşisin tedavisi kesintisiz bir şekilde (gebelik ve emzirme süreci dahil) ömür boyu devam edilmelidir. Ayrıca vücuttaki iltihap olayını azaltmak için interlökin (IL-1) ve TNF uygulanabilir.
Kolşisin, mahmur çiçeği (Colchicum autumnale) bitkisinden elde edilen bir ilaçtır ve aşağıdaki durumlarda yaygın olarak kullanılır:
Yan etkiler: iştahsızlık, bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, saç dökülmesi ve sperm yapısında bozukluk.
İlginizi Çekebilecek yazılarım